Pazartesi, Ağustos 25, 2008

SULTANAHMET VE 98' YAZI

Ekim sonu gibi Sultanahmet civarlarına gitmek istiyorum. 98 yazım o civarlarda geçmişti. Garanti Bankası'nın Nuruosmaniye şubesinde staj yapmıştım. Öncesinde de Göcek'te gençlik kampına gitmiştim. Toplaşıp Sultanahmet'e gelip bir hostelde kalmıştık arkadaşlarla. Kimi Belçika'dan kimi Danimarka'dan gibi Avusturya'dan kimi de Slovenya'dandı. Onlar gittikten sonra staja başlamıştım. Sonra da İngiliz ve Sırp arkadaşlar gelmişti. İngilizin ismi Tom diğerinin ismini zorlasam hatırlarım da şimdi çıkartamadım. O tomcuk benden hoşlanmış da ben anlamamıştım. Sonra da ülkesine dönmüştü. Bana, onunla gezerken gösterdiğim bir küpeyi sürpriz yapmış ve almıştı. Güzelce kehribar bir küpeydi çok takmamıştım ama hatırası vardı işte. Hırsızın çaldıklarıyla gidenler arasında o küpe de vardı. Sonra Kris vardı Belçikalı onunla epey mektuplaşmıştık. Sonra Danimarkalı Anna vardı. Sanırım ismi böyleydi. Sırp arkadaş ile aşna fişne olmuşlardı. Ama erkek arkadaşı da vardı resmini göstermişti bana. O epey kalmıştı İstanbul'da yani birkaç gün daha. Abimde ve teyzemde beraber kalmıştık. İşte cuma günü Aksaray'a tramvayla giderken birden o günler canlandı gözümde. Abim de İstanbul'da arkadaşlarıyla kalıyordu ama uzak bir yerlerdeydi şimdiki evime yakın ama ulaşımı kıt olan bir yerdi. Bende teyzemde kalmayı tercih etmişitim. Suadiye'den vapurla git gel yapıyordum. Ama teyzem evde yoktu kuzen evdeydi ve eve kız atma durumları olduğu için beni istemiyordu evde. Bir gün eve gittim kapıda kadın ayakkabıları var. Gerisin geri kapıyı kapadım çıktım. Hemen diğer kuzenlere gittim. Onlarda Suadiye'de oturuyorlardı. Bekar kuzen benim o kuzenlerde kalmamı istiyordu. Bende niye ergenlik ettiysem aramızda sıkıntı çıkmıştı. Neyse Acar Abi'yi aldım tekrar eve gittik. Acar Abi diğer kuzenin kocası. Bekar olanın ablasının yani. Kapıyı açtık ki o ayakkabılar aslında benim ayakkabılarmış. Artık kafam nasıl kurgulamışsa durumu. İşte bunlar gözümün önünden film şeridi gibi geçti. Havalar serinledikten sevimsiz kalabalık dağıldıktan sonra gitmek gezmek ve fotoğraf çekmek istiyorum. Aycan'a seni götürücem oralarda deli gibi gezicez demiştim ama fırsat olmadı. Zaten o gezmeyi benim kadar çok sevmiyor. Benim o işleri kendi başıma halletmem lazım. O sokak benim bu sokak senin gezer dururum. Kapalı çarşıya da gitmeyeli çok oldu.

2 yorum:

cinar dedi ki...

Amanııııın okuluma yakın yerlesin görüntüsü canlanıverdi birden. Gezmeye karar verdiğin bir haftasonu haber ver de ben de geleyim. Hem benden iyi bilen biriyle gezmek çok iyi olur, hem de özledim seni :)

cakiltasi dedi ki...

aaa tabii çınarım haber vermem mi? ben de unuttum ama oraları belki sen benden bile iyi biliyorsundur. sıcaklar azalsın bir hafta sonu haberleşelim atla gel:) ne güzel olur:)