Çarşamba, Aralık 16, 2009

SAKLAMAK, SAKINMAK

Birbirimizden neleri, nereye kadar saklamalıyız????

Kuzenimin Alman eşi bizim bu huyumuzu hiç anlamıyor. Biz her şeyi söyleriz diyor. Biz ise aman kimse üzülmesin aman kimse heyecanlanmasın diye ketumluktan öleceğiz.

Ben bunun sınırını koyamıyorum.

Ben de domuz gribi hadisesinde evde kabuslar görürken kimseye bir çıt dememiş kendi kendime acılar içinde iyileşmeye çalışmıştım.

Demin annemi geçmişe dair bir şeyler sormak için aradım. Öyle havadan sudan konuşurken baban zatüre geçirdi biz size söylemedik dedi. Ben önce şoka girdim babam mı babaanem mi dedim. Baban baban dedi. 3 gün hastanede yattı şimdi iyi evde ilaçlarını alıyor dedi. O an çok uzatatamadım konuyu. Birden ağzım büzük büzük sesim titrek titrek oldu. Annem anlamadan kapattım telefonu.

Şimdi annemler bizden saklamış. İyi mi etmiş kötü mü? Ben bunun kararını veremiyorum. Abime e-posta yazıyordum böyle böyle olmuş diye. Bu sefer ben vazgeçtim. Oradan aklı burada kalacak diye. Ben de saklıyorum benden de saklanıyor. Niye böyle bir huyumuz var millet olarak bilmiyorum.

Şimdi gözlerim yaşlı ama içim rahat evdeymiş hiç değilse diye. Öncesinde öğrensem hem gözüm yaşlı olacak hem aklım deli. Sonrasında öğrenmek rahatlatıyor. Ama ya bazı şeyler saklanırken, çok geç olursa!

Bilmiyorum aklım çok karışık.

2 yorum:

Asortik Krep dedi ki...

Ben saklanması taraftarı değilim.Gidemesemde arada telefonla konuşup durumu takip edebilirim..

cakiltasi dedi ki...

Ben emin olamıyorum ama saklamamak en iyisi bence de.