tag:blogger.com,1999:blog-156798532024-03-13T05:04:00.849+03:00ÇAKIL'IN YERİcakiltasihttp://www.blogger.com/profile/08955782256933859712noreply@blogger.comBlogger385125tag:blogger.com,1999:blog-15679853.post-59372201022317333222011-09-18T23:55:00.002+03:002011-09-19T00:05:19.300+03:00Bu satırları Alanya'dan yazıyorum. Onca zaman girmeyip de neden şimdi birden yazmak istediğimi bilmiyorum. Belki gene bir iç sıkıntısı. O kadar çok şey oldu ki! Araya giren zaman neyi nasıl yazıya dökeceğimi bildirmiyor insana. Yapmak istediklerim yaşamak istediklerim insanlara niye makul gelmiyor anlamıyorum.<br /><br />Belki de döngümün çok yavaş işliyor olması derdin büyük bölümü. Bulmaca gibi yazıyorum biliyorum. Ama hiç açıklamalar yapmak istemiyorum. Kafama geleni yazmak saçmalamak istiyorum biraz.<br /><br />Dönem dönem dağlara çıkıp yalnız kalasım geliyor. Şimdi galiba o period geldi. O dönem geçtiğinde niye öyle hissetim ki diye geçiyor aklımdan.<br /><br />Biraz da gönül kırıklıklarım bugün su yüzüne çıktı.cakiltasihttp://www.blogger.com/profile/08955782256933859712noreply@blogger.com3tag:blogger.com,1999:blog-15679853.post-6013043187194744422011-02-18T18:05:00.002+02:002011-02-18T18:27:20.746+02:00O kadar yorgunum ki blog. Çok olmuş uğramayalı yorumlarımı bile cevaplamamışım.<br /><br />2011 çok hızlı başladı. Başladığı gibi de gidiyor. Mart ayı yaklaşıyor bile.<br /><br />Ocak'tan beri eski işimde değilim. Arzuladığım şey gerçek oluyor gibiydi. Belki hala daha olur bilmiyorum. Ama dünden beri enerjim oldukça düştü. Ne gariptir ki enerjim düşünce aklıma geldin sevgili blogum.<br /><br />Ocak'ın başı gibi de babaannemi kaybettik. Onun için güzel bir yazı yazmak istiyordum olmadı bir türlü. Böyle satır arasında bahsetmek hiç istemezdim. Ocak'ın ilk haftaları öyle geçti. Lüleburgaz'a gittik defnettik. Sonra İstanbul'a işsizlik günlerime geri dönmüştüm ki! Keçi gribi midir her ne ise yatırdı beni. Sağolsun babaannemin bakıcısı İrina bana o kadar güzel baktı ki! 8 günde ayağa kalktım. Zaten bu şekilde Şubat geldi. Sonra da Sultanahmet tarafında bir yere haftada 4 gün bir ustanın yanına gitmeye başladım. Kuyumculuk öğreneyim diye. Tam yerini söylemek istemiyorum. Aslında çok otantik. Herkesin hayalini kurabileceği bir yer. Ancak ustam herkesin hayalini kuracağı bir usta değil. Nevrotik biri. İş peşinde koşmayan, kaderim benim ah vah diyen. Beni de bir gün iyi bir gün kötü ruh hali ile delirten bir usta. Dün onun enerjisi benimkini aldı götürdü. Yerlerde sürünerek eve geldim. Allahtan bu arada yaptığım en akıllıca bir iş olarak İstinye'de açılan cihangir yogaya yazılmıştım da. Yogaya gidip ruhani ve fiziki olarak rahatladım.<br /><br />Yazmaya bile mecalim yok. Şu saatte uykum geldi düşünün artık. Saaat 18.30.<br /><br />O kadar da şapşalım ki! If İstanbul biletlerimden dünkü olan biletimi bugün sandığım için gitmedim. Belki de iyi oldu. Dün gitmek istemezdim. Bugün olsaydı da belki gitmek istemeyecektim.<br /><br />Bu yazı böyle olsun uzun bir aradan sonra. Pek iç açıcı değil ama ne yapayım.cakiltasihttp://www.blogger.com/profile/08955782256933859712noreply@blogger.com4tag:blogger.com,1999:blog-15679853.post-57318015257432013982010-12-14T15:58:00.003+02:002010-12-14T16:25:16.828+02:002011'e DOĞRU<a onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}" href="http://1.bp.blogspot.com/_MeQVnbGzf10/TQd-GT1W4bI/AAAAAAAAA0A/2_ikHCuL3to/s1600/krism%25C4%25B1s.jpg"><img style="float: left; margin: 0pt 10px 10px 0pt; cursor: pointer; width: 400px; height: 300px;" src="http://1.bp.blogspot.com/_MeQVnbGzf10/TQd-GT1W4bI/AAAAAAAAA0A/2_ikHCuL3to/s400/krism%25C4%25B1s.jpg" alt="" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5550543712625811890" border="0" /></a><br />Yeni yıl yeni yıl bizlere kutlu olsun.....<br /><br />Biraz klişe olacak ama 2010 ne ara bitti ben anlamadım. Her geçen yıl için bunu söyler dururuz ama bu 2010 harbiden hızlı tren gibiydi.<br /><br />Bu yıl neler getirdi, neler götürdü gelecek yıldan neler bekliyorum?<br /><br /><br />En önemlisi artık ben hayattan ne istediğimi biliyorum. 34 yaşında bir hedefim oldu. Bunca yıl ne yapmak istediğimi ne olacağımı bilmeden savruldum durdum ama bu artık değişmek üzere. Hedefim doğrutusunda minik minik adımlarla ilerliyorum. Hep çift yıllara daha bir sempatiyle yaklaşırız ama ben 2011'i de seveceğim.<br /><br />Onun için 2011'den dileklerim şunlar.<br /><br />Biraz daha paralı bir insan olabilmek. En azından sokaktaki kedilere ahhh canım derken yardım da edebilecek hale gelmek. Veteriner masaraflarını karşılayabilmek bayağı bir çoğunu kısırlaştırabilmek.<br /><br />Yalnızlık allaha mahsustur diyip bu yalnızlıktan kurtulabilmek.<br /><br />Ev sahibi olabilmek ya da abime ev hediye almak ( bu biraz ütopik oldu ama belli olmaz biz isteyelim de!)<br /><br />Yumukla mumukla aşk içinde bir yıl daha geçirmek.<br /><br />Sevdiğim insanların sağlıklı bir yıl daha geçirmesi.<br /><br />Akp'ten kurtulmak. Özellikle Recep Bey'den.<br /><br />Ve çakılca şeyler de epey ileri gitmek.cakiltasihttp://www.blogger.com/profile/08955782256933859712noreply@blogger.com6tag:blogger.com,1999:blog-15679853.post-26082563819131901992010-12-13T11:46:00.005+02:002010-12-13T17:40:14.252+02:00SAĞLIKLA İLGİLİ BİLGİLER<a onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}" href="http://4.bp.blogspot.com/_MeQVnbGzf10/TQY-VMWjNlI/AAAAAAAAAz4/YRK6F8v0s2s/s1600/saglik.gif"><img style="float: left; margin: 0pt 10px 10px 0pt; cursor: pointer; width: 400px; height: 367px;" src="http://4.bp.blogspot.com/_MeQVnbGzf10/TQY-VMWjNlI/AAAAAAAAAz4/YRK6F8v0s2s/s400/saglik.gif" alt="" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5550192124594697810" border="0" /></a><br /><!--[if gte mso 9]><xml> <w:worddocument> <w:view>Normal</w:View> <w:zoom>0</w:Zoom> <w:hyphenationzone>21</w:HyphenationZone> <w:punctuationkerning/> <w:validateagainstschemas/> <w:saveifxmlinvalid>false</w:SaveIfXMLInvalid> <w:ignoremixedcontent>false</w:IgnoreMixedContent> <w:alwaysshowplaceholdertext>false</w:AlwaysShowPlaceholderText> <w:compatibility> <w:breakwrappedtables/> <w:snaptogridincell/> <w:wraptextwithpunct/> <w:useasianbreakrules/> <w:dontgrowautofit/> </w:Compatibility> <w:browserlevel>MicrosoftInternetExplorer4</w:BrowserLevel> </w:WordDocument> </xml><![endif]--><!--[if gte mso 9]><xml> <w:latentstyles deflockedstate="false" latentstylecount="156"> </w:LatentStyles> </xml><![endif]--><!--[if !mso]><object classid="clsid:38481807-CA0E-42D2-BF39-B33AF135CC4D" id="ieooui"></object> <style> st1\:*{behavior:url(#ieooui) } </style> <![endif]--><!--[if gte mso 10]> <style> /* Style Definitions */ table.MsoNormalTable {mso-style-name:"Normal Tablo"; mso-tstyle-rowband-size:0; mso-tstyle-colband-size:0; mso-style-noshow:yes; mso-style-parent:""; mso-padding-alt:0cm 5.4pt 0cm 5.4pt; mso-para-margin:0cm; mso-para-margin-bottom:.0001pt; mso-pagination:widow-orphan; font-size:10.0pt; font-family:"Times New Roman"; mso-ansi-language:#0400; mso-fareast-language:#0400; mso-bidi-language:#0400;} </style> <![endif]--> <p class="MsoNormal">Discovery Science'ta dün çok güzel bir program vardı. Oradan öğrendim ki! Çocuk bezi nasa tarafından astronotlar için geliştirilmiş.<br /><br />Sonra Amerika doğayı koruma kanunları nedeniyle rezervuarların tükettiği suyu 6 litre ile kısıtlamış. Amerikalı tüketiciler de rezervuar suyunun atıkları göndermekte yeterli bulmayınca Kanada'ya litresi büyük rezervuarlardan almaya gitmeye başlamışlar. Bu da ironik bir durum ortaya çıkarmış. Rezervuarlar da made in Amerika'ymış:)<br /><br />Diş fırçalarının da çeşit çeşit olması her birinin dişlerimizi daha iyi koruyacağı bir yalanmış. Hiçbir diş fırçası diğerinden daha iyi bir koruma sağlamıyormuş. Gönlümüze göre sevdiğimiz rengi almamız kâfiymiş.<br /><br />Daha bir sürü gerekli gereksiz sağlıkla ilgili bilgiler verdiler. En aklımda kalanlarda biri de ter önleyicilerinin içinde aliminyum bulunması. Ter aslında kokusuzmuş. Koltukaltımızda bulunan bakteriler kötü kokulara sebep oluyormuş. Antiperspirantlar koltukaltımızdaki ter bezlerinin bulunduğu delikleri tıkıyor aşağıdan gelen ter bir süre yüzeye çıkamıyor. Sonra ter baskın geliyor ve tekrar antiperspirant kullanmak zorunda kalıyormuşuz. Bence siz siz olun antiperspirant kullanmayın. Kokuyorsanız da başka çare bulun her gün duş alın ya da kristal görünümlü doğal roll-on'lar kullanın.<br /><br />Ve pudralı deodorantlar da çok sağlıklı değil.<br /><br />Bu benden bir bilgi. Diş fırçanızı kullanmadan evvel ıslatmayın bu da yaptığımız yanlışlardan. Gelişigüzel fırçalamak da doğru değil. İnternetten seyredin nasıl olması gerektiğini. Ve mutlaka diş ipi kullanın.<br /><br />Bir de geçen haftadan beri Ayşe Arman şişmanlık üzerine yazılar yazıyor röportajlar yapıyor. Şişmanların ayrımcılığa uğramasıyla ilgili. Ne yazık ki ben de şişman insanları ne kadar sevsem de hoşuma gitmiyor şişmanlıkları. Şuursuz yemek hiç hoşuma gitmiyor. Birkaç gönderi öncede yazdığım gibi bedenine iyi bakmayan insanla problemim var. </p> <p class="MsoNormal"> </p> <p class="MsoNormal">Hafta sonu teyzemi gördüm. Şuursuzca yiyor. Yemeyin öyle dedim. Ankara’ya dönünce diyetisyene gideceğim şimdi dilediğimce yiyorum diyor. Ki teyzem incecik Filiz Akın gibi kadınmış. Şimdi o tonton ailesinden bir üye gibi.</p>cakiltasihttp://www.blogger.com/profile/08955782256933859712noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-15679853.post-64894794875144899342010-12-10T16:49:00.003+02:002010-12-10T17:00:39.378+02:00ÜFFF İŞTEEtrafımın erkeklerle çevrili olmasından bıktım. Çocukluğum hep erkek sürüsünün içinde geçti. Sayısı bir elin parmaklarını geçmeyen kız arkadaşlarım, erkeklerin olmadık tavırlarına, çocukluklarına katlanamadılar ve kendilerini çektiler. Ben 11 tanenin içinde bi başıma döt döbek muhabbeti çektim. Kuzenlerim bir tanesi hariç hepsi erkek. İş yerinde temizlikçi teyze dışında herkes erkek. Vallahi bıktım. Ben de azıcık kız muhabbeti yaşamak istiyorum. O ojenin rengi ne güzelmiş ya da eteğini nereden aldın ya da en süperi ay şu çocuk çok yakışıklı di miiii.. Yok erkek fatma gibi yaşamaktan bıktım yeminlen. Şöyle plaza insanı olsam? Orada da barınamam ki! Kendi kapısının kilidini değiştiren eve gelen telefon kablosunu evde olmadığım için yarım bıraktıkları için soketlerle tamir eden. O da yetmedi ortada kalan kabloları evin etrafında çivilerle sabitleyen insan nasıl oje muhabbeti yapabilir? Ama yapmak istiyorum.<br />Fikir beyan ettiğimde dinlenmek istiyorum kardeşim. Kimse sakalım yok diye dinlemiyor beni. Gıcık oldum demin. Sakalım yok diye mi dinlemiyorsunuz dedim. Sustu kaldı herkes ne diyo bu yahu diye.<br /><br />Manikürüjm pedikürüm yok. Düğünden düğüne kuaföre giderim. Öyle topuklu ile gezemem ama kırmızı ojem var arada sürüyorum.<br /><br />ÜFFF İŞTE.....cakiltasihttp://www.blogger.com/profile/08955782256933859712noreply@blogger.com3tag:blogger.com,1999:blog-15679853.post-79351201288176822252010-12-09T14:41:00.005+02:002010-12-09T14:54:24.501+02:00KRALİÇE LEAR<a onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}" href="http://2.bp.blogspot.com/_MeQVnbGzf10/TQDQXTYqHpI/AAAAAAAAAzo/JjNDBVK8RLY/s1600/lear_03.jpg"><img style="float: left; margin: 0pt 10px 10px 0pt; cursor: pointer; width: 350px; height: 236px;" src="http://2.bp.blogspot.com/_MeQVnbGzf10/TQDQXTYqHpI/AAAAAAAAAzo/JjNDBVK8RLY/s400/lear_03.jpg" alt="" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5548663839679717010" border="0" /></a><br />Kraliçe Lear gerçekten güzel bir oyundu. 82 yaşındaki Yıldız Kenter'i zımba gibi sahnede izlemek insana tuhaf bir his veriyor. Ve o yaşta amuda kalkması. Kendimi düşündüm acaba ben de amuda kalkmaya ve perende atmaya devam edebilecek miyim? En azından bir süre edecekmişim gibi. Ama etrafımdaki arkadaşlarımın görüntü itibariyle birer amca ve teyzeye dönüşmesi hiç hoşuma gitmiyor. Neden kendi bedenimize iyi bakmıyor ve onu huncarca harcıyoruz?<br /><br />Böyle kendine paspas gibi davrananlara gıcık oluyorum. Bana ne oluyorsa di mi:)<br /><br />Oyunun biletleri http://www.mybilet.com/eventinfo.php?eventid=7026 burada.<br /><br />Yıldız Kenter'in yanındaki Sedef Şahin'i de çok beğendim.<br /><br />Bu arada Mybilet'ten bilet almaya bayılıyorum. Keşke daha çok gösterinin biletini satabilseler. Biletix gibi adamı donuna kadar soymuyor. Sırf Biletix'ten almamak için çoğu etkinliğe gitmiyorum.cakiltasihttp://www.blogger.com/profile/08955782256933859712noreply@blogger.com3tag:blogger.com,1999:blog-15679853.post-56859549513835617282010-12-08T13:34:00.005+02:002010-12-08T13:44:09.650+02:00İĞRENCIZEyleme giden kızcağız neden hamile hamile eyleme gitmişmiş. Birincisi polisin orantısızlığını hesap edememiştir. İkincisi kendi çocuğunun geleceğini düşündüğü için daha bir hevesle eyleme gitmiştir. Üçüncüsü size ne?<br /><span class="content"><a href="http://cakiltasi.blogspot.com/"></a></span><br />Bir de nasıl hamile kalmış olmasına takmışlar. Yahu bu kadar mı ikiyüzlü bir toplumuz biz? Evet ikiyüzlüyüz de! Bu kadar kör gözün parmağına olunca gene tepemin tasının attırdılar.<br /><br />Her gün magazin basınında evlenmeden doğuran, ya da hamile kalanları okumuyor muyuz bre allasızlar. Onlar yapınca çok şükür. Elin kızı yapınca yarabbi çok şükür. Bu toplum Bülent Ersoy'u yaratmış bağrına basmış ama sokak köşelerinde eşcinselleri avlayan iğrenç bir toplum.cakiltasihttp://www.blogger.com/profile/08955782256933859712noreply@blogger.com3tag:blogger.com,1999:blog-15679853.post-66333936791980242382010-12-08T11:53:00.004+02:002010-12-08T11:59:31.770+02:00ALLAH ALLAH<a onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}" href="http://1.bp.blogspot.com/_MeQVnbGzf10/TP9W_ayO4cI/AAAAAAAAAzg/mQNvgCERod4/s1600/miracle.jpg"><img style="float: left; margin: 0pt 10px 10px 0pt; cursor: pointer; width: 383px; height: 400px;" src="http://1.bp.blogspot.com/_MeQVnbGzf10/TP9W_ayO4cI/AAAAAAAAAzg/mQNvgCERod4/s400/miracle.jpg" alt="" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5548248913465500098" border="0" /></a><br />İnsanların hayatlarının 360 derece değişip ileriye doğru gitmesine şaşırıyorum şu sıralar. Kıskanıyor muyum acaba? Belki de!<br /><br />Aynı şekilde 360 derece değişip kötüleşmesine ise şaşırmıyorum. Çünkü her şey bir anda yokuş aşağı gidebilir. Hayatın iyiye gitmesi benim için mucize ile eş anlamlı. Acaba hayata olumsuz bakıyor olmakla alakası olabilir mi?<br /><br />Bilmiyorum ne şekilde bakıyor olmakla alakalı ama işte böyle bir sürü mucize dönüyor etrafımda ben de allah allah diyiyorum oturduğum yerden.cakiltasihttp://www.blogger.com/profile/08955782256933859712noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-15679853.post-69311056070046400622010-12-07T16:21:00.005+02:002010-12-09T09:48:17.634+02:00.....Hiç uyuklarken başınızın boşluğa düşmesiyle uyandığınız ama uykunun tatlı gelmesi nedeniyle başınızın boşlukta salınmasını bile engelleyemediğiniz oldu mu? Olmamış olması imkansız gibi geliyor. Neyse ben iş yerinde bazen o hale geliyorum. Ki şu an şu dakka o haldeyim. Ne yapacağımı şaşırdım. Bari blog yazayım dedim.<br /><br />Hafta sonu uzun zamandır geçirdiğim hafta sonlarına göre epey haraketliydi. Cuma akşamı Av Mevisimi'ne giderek açılışı yaptım. Bence güzeldi. Öyle bık bık eleştirileri çok kıçınıza sallamayın derim. Bana ne uzun geldi ne sıkıcı. Filmden çıktıktan sonra da Nevizade'de toplanmış olan kuzenim ve iş arkadaşlarının yanına uğradım. Dün öğrendim ki! Hiçbir şey yemememe rağmen. Degüstasyon denen dandik mekan benim için 65 lira fiks menü parası almış organize eden kişiden. Dün başımdan aşağı kaynar su döküldü. Ulan dedim ben bir şey yemedim ki! Bana tabak bile konmadı ki! Ben gittiğimde yemeklerini yemişlerdi. Toplasan 30 dakika durdum zaten. Telefon ettim apti bir garson çıktı. Yarın mekanı basmaya gideceğim. Rezilliği görüyor musunuz? Gecedeki kişilerin demesine göre mekanın yemekleri boktanmış. Demem o ki! Gitmeyin gideni de uyarın burası dandik bir meyhane. Pisler acayip canımı sıktılar. Neyse!<br /><span style="color: rgb(0, 102, 0);">(Çarşamba günü gittim ve 35 liramızı geri aldım. Yemeyenlerden masaya uğrasalar da 30 lira para alınıyormuş. </span>)<br /><br />Cumartesi sabahtan gümüş kursuma giderek yeni bir sayfaya başlamış oldum. Sultanahmet ile Cağaloğlu arası bir atölye. Şimdilik yeni her şey ileride gelişmeleri paylaşırım. Akşamına da Lise'den birbirini yıllardır görmeyen arkadaşlarımla buluştum. Ben hepsini ayrı ayrı görmüştüm.<br />O da keyifli geçti. Pazar da bir bütün günü pinekleyerek geçirdim.cakiltasihttp://www.blogger.com/profile/08955782256933859712noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-15679853.post-4869590093011743422010-11-26T15:47:00.002+02:002010-11-26T16:16:25.554+02:00GENE BİR ÜFF VE DE PÜFFHayata sanki seyirciyim. Geçmişim bir televizyonun karşısına kanallar arasında geziniyorum. Bir şey diyecek oluyorum ama sonra vazgeçiyorum. Öyle sessiz sedasız bir izlence. Kimi dünyayı geziyor. Kimi trafik kazasında ölüyor. Kimi atı almış Üsküdar'ı çoktan geçmiş. Ben bu kanalların neresindeyim hiçbir fikrim yok. İşin trajikomik tarafı ise sadece seyirci olarak kalmam. Hiç öyle insan üstü bir çabam yok ben de giriyim şu televizyonun içine diye. "İstiyor muyum?" Tv'nin içinde olmayı. Aman banane diyorum ama! Aslında böyle usul usul, kıskanç kıskanç izliyorum ne izliyorsam.<br /><br />Çok mu nevtorikim?<br /><br />Motorsiklet kazasında ölen dizi oyuncusuna çok üzüldüm yahu.cakiltasihttp://www.blogger.com/profile/08955782256933859712noreply@blogger.com4tag:blogger.com,1999:blog-15679853.post-25970565910613536722010-11-04T14:26:00.004+02:002010-11-04T14:49:08.760+02:00ÇAKIL GARİP İNSAN<a onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}" href="http://1.bp.blogspot.com/_MeQVnbGzf10/TNKrDqeqj4I/AAAAAAAAAzY/0SnQGv82mG0/s1600/CAK%C4%B0L.jpg"><img style="float: left; margin: 0pt 10px 10px 0pt; cursor: pointer; width: 308px; height: 400px;" src="http://1.bp.blogspot.com/_MeQVnbGzf10/TNKrDqeqj4I/AAAAAAAAAzY/0SnQGv82mG0/s400/CAK%C4%B0L.jpg" alt="" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5535674971422625666" border="0" /></a><br />İtiraf vakti. Bazen şöyle şeyler düşünüyorum. Çölde bir miktar insanla kalsam. Suyumuz da çok az olsa. Az olan suyun bir kısmı benim sularımdan biri olsa ben ne yaparım? Valla düşündüğüm vakit suyumu paylaşma arzusunda olmuyorum. Ehh tabiiii başa gelirse elbette paylaşacağım ama gönlüm paylaşmak istemiyor. Çünkü birileri benim suyumdan içerse ben içemem. O zaman ben susuz kalırım diye tümevarıyorum.<br /><br />Peki ben niye böyleyim? Annemin anlattığına göre 9 aylıktan itibaren altıma yapmayı kesmişim. Şimdi ben çocuk büyütmedim nasıl büyürler onu da bilmem ama bir bebek 9 aylıktan itibaren altına yapmıyorsa bir gariplik yok mudur yahu? Yani nasıl bir durumdur bu? Anneme nasıl olur dedim yanlışın var dedim. Yok dedi. Eeee peki napıyordun dediğimde tuvalete tutuyormuş beni. Böyle boksuz tertemiz bir bebekmişim. Bence bu suyumu kimseyle paylaşmama durumu taaa bebeklikte kendini göstermiş gibi geliyor bana. Kaldık ki kimi zaman kendi içtiğim pet şişeden iğrendiğim olmuştur. Sabahları diş fırçalarken tükürdüğüm şeyden ayrıca iğrenirim.<br /><br />Böyle anlatınca kendimi düşününce benimle hayatı paylaşan zavallılara epey acıyorum. Salatayı ortadan yemeyi sevmediğim gibi bana ayrılmış salatanın temizliğiyle ilgili takıntılıyımdır da. Böyleyim filan ama kendimi de eğittiğimi bildirmek isterim. Dışarda yeme zorunluluğu iş hayatına başlayınca öğlen yemeği kavramını oluşturuyor. Eee hal böyle olunca da gidiliyor bazı yerlere. Gidilen yerler çok mu temiz oluyor? Elbette olmuyor. Tabağımda çıkan kılı kenara koyup yemeğe devam ettiğim çok olmuştur diyemeyeceğim ama 3-5 kere yapmışımdır bunu.<br /><br />Gene de takıntılarım devam ediyor. Öğlen yemeğe çıktığımda kendimce gidilmeyecek yerlerim mevcut. Garsonun tırnakları iğrençti, orası yemek kokuyor, oraya güneş girmiyor, çok depresif bir yer gibi.<br /><br />Özellikle koku takıntım gün geçtikçe tahammül edilmez oluyor. Allahım ileride kendi boklarımla oynamam inşallah.cakiltasihttp://www.blogger.com/profile/08955782256933859712noreply@blogger.com6tag:blogger.com,1999:blog-15679853.post-87188037384853368862010-11-04T11:03:00.004+02:002010-11-04T11:09:30.964+02:00HER AYRILIK YENİ BİR BAŞLANGIÇ<a onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}" href="http://3.bp.blogspot.com/_MeQVnbGzf10/TNJ37M4SdCI/AAAAAAAAAzQ/J389akw64GU/s1600/gp_794273.jpg"><img style="float: left; margin: 0pt 10px 10px 0pt; cursor: pointer; width: 400px; height: 206px;" src="http://3.bp.blogspot.com/_MeQVnbGzf10/TNJ37M4SdCI/AAAAAAAAAzQ/J389akw64GU/s400/gp_794273.jpg" alt="" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5535618750945063970" border="0" /></a><br />Hülya Avşar'a ayrılık yaramışmış. Tepeden tırnağa yenilenmişmiş. Linkteki haber bu.<br /><br />http://www.gazeteport.com.tr/MAGAZIN/NEWS/GP_794281<br /><br />Harbiden yaramış. Fotolar her ne kadar fotoşaplı olsa da! Darısı göt göbek bağlamış hanımlara.cakiltasihttp://www.blogger.com/profile/08955782256933859712noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-15679853.post-2620188798744749682010-11-04T10:25:00.006+02:002010-11-04T10:47:52.338+02:00ÇOLUK ÇOCUK<a onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}" href="http://3.bp.blogspot.com/_MeQVnbGzf10/TNJxd8wTbII/AAAAAAAAAzA/IEOe4tEXPEo/s1600/n650591963_220863_1749.jpg"><img style="float: left; margin: 0pt 10px 10px 0pt; cursor: pointer; width: 400px; height: 300px;" src="http://3.bp.blogspot.com/_MeQVnbGzf10/TNJxd8wTbII/AAAAAAAAAzA/IEOe4tEXPEo/s400/n650591963_220863_1749.jpg" alt="" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5535611651330632834" border="0" /></a><br /><!--[if gte mso 9]><xml> <w:worddocument> <w:view>Normal</w:View> <w:zoom>0</w:Zoom> <w:hyphenationzone>21</w:HyphenationZone> <w:punctuationkerning/> <w:validateagainstschemas/> <w:saveifxmlinvalid>false</w:SaveIfXMLInvalid> <w:ignoremixedcontent>false</w:IgnoreMixedContent> <w:alwaysshowplaceholdertext>false</w:AlwaysShowPlaceholderText> <w:compatibility> <w:breakwrappedtables/> <w:snaptogridincell/> <w:wraptextwithpunct/> <w:useasianbreakrules/> <w:dontgrowautofit/> </w:Compatibility> <w:browserlevel>MicrosoftInternetExplorer4</w:BrowserLevel> </w:WordDocument> </xml><![endif]--><!--[if gte mso 9]><xml> <w:latentstyles deflockedstate="false" latentstylecount="156"> </w:LatentStyles> </xml><![endif]--><!--[if gte mso 10]> <style> /* Style Definitions */ table.MsoNormalTable {mso-style-name:"Normal Tablo"; mso-tstyle-rowband-size:0; mso-tstyle-colband-size:0; mso-style-noshow:yes; mso-style-parent:""; mso-padding-alt:0cm 5.4pt 0cm 5.4pt; mso-para-margin:0cm; mso-para-margin-bottom:.0001pt; mso-pagination:widow-orphan; font-size:10.0pt; font-family:"Times New Roman"; mso-ansi-language:#0400; mso-fareast-language:#0400; mso-bidi-language:#0400;} </style> <![endif]--> <p class="MsoNormal">Şimdiki çocuklarla kendi çocukluğunuzu karşılaştırıyor musunuz hiç?<br /><br />İnternet, facebook, twitter, bloglar... Koskocaman bir dünya internet. Ödeviniz için bir şey mi lazım oldu? Bir konu da bilgi sahibi mi olmak istiyorsun? Aç google'ı bir kaç dakikada bütün bilgiler senin.<br /><br />Sosyalliğinizin facebook arkadaş sayısıyla ölçüldüğü, ilkokul- lise - üniversite arkadaşlarınızla kopma fırsatınız olmayan yeni bir yaşam şekli. Her şeyden haberdar olacak yeni bir nesil. Peki, bu neslin bizi daha aydınlık bir geleceğe götürmesi gerekmez mi? Daha duyarlı olmaları?<br />Niyeyse teknoloji ve gelişmişlik arasında bizim ülkemiz açısından ters korelasyon var. Her bilgiye erişebiliyorlar, her şeyi bilme olanakları var diye. Daha akıllı daha duyarlı olmuyorlar ne yazık ki!<br /><br />Çocuk sahibi olacağım günleri düşünüyorum. Nasıl eğitebileceğimi? Nelere yasak getireceğimi? Ne kadar sözümü dinletebileceğimi? İstiyorum ki! Çok duyarlı olsun, aklı beş karış havada olmasın. İnsanları özellikle hayvanları çok sevsin. Bir sürü şey istiyorum. Benden bir tane daha yaratmak istiyorum. Ne kadar fena bir istek değil mi? Hâlbuki onun bir karakteri olacak. Bakalım o karakter neleri sevecek?<br /><br />İşte böyle düşün düşün çoktur işin.</p>cakiltasihttp://www.blogger.com/profile/08955782256933859712noreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-15679853.post-12369375496200176852010-11-02T14:52:00.000+02:002010-11-02T14:53:33.073+02:00İŞTE BENİM DÜKKAN<a onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}" href="http://2.bp.blogspot.com/_MeQVnbGzf10/TNAJq-P0GRI/AAAAAAAAAy4/I7C6DzIQ_4M/s1600/cakil1.JPG"><img style="float: left; margin: 0pt 10px 10px 0pt; cursor: pointer; width: 400px; height: 178px;" src="http://2.bp.blogspot.com/_MeQVnbGzf10/TNAJq-P0GRI/AAAAAAAAAy4/I7C6DzIQ_4M/s400/cakil1.JPG" alt="" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5534934575906822418" border="0" /></a><br />işte benim dükkan. pinom sayesinde.cakiltasihttp://www.blogger.com/profile/08955782256933859712noreply@blogger.com4tag:blogger.com,1999:blog-15679853.post-14293795221467920122010-10-26T16:45:00.002+03:002010-10-26T16:48:37.907+03:00DİN BU MU?Din olgusunun bu şekilde hayatımızı olumsuz etkilemesi hiç ama hiç hoşuma gitmiyor. Ve sorgulamadan düşünmeden inanan onca insan beni çok rahatsız ediyor. Körü körüne bağlanmak ne kadar tehlikeli.<br /><br />Kadınları öcü olarak görüp onların toplumda seslerini duyurmasına karşı çıkan yobazlara ve bu yobazlarla aynı kaptan yemek yiyen kadınlardan tiksinti duyuyorum.cakiltasihttp://www.blogger.com/profile/08955782256933859712noreply@blogger.com7tag:blogger.com,1999:blog-15679853.post-39689923867508788882010-10-25T14:53:00.002+03:002010-10-25T15:10:07.880+03:00BAYIK BENÇok keyifsizim. Geçen hafta çarşambadan beri gribim. Ateşim heralde çok çıkmadı. Evdeki iki dereceden biri sürekli 36.5'ta diğeri de 37'de takılı kaldığı için doğruyu ölçemedim bir türlü. Cumartesi günü bir de düğün sıkıştırdık. Pazar gününü ise mal gibi geçirdim. Bugün ise vakit bir türlü geçmiyor. Burnum tıkalı, halsizim, öksürüyorum. Yani çok bayığım çok.cakiltasihttp://www.blogger.com/profile/08955782256933859712noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-15679853.post-72855276146843686882010-10-15T15:38:00.003+03:002010-10-15T15:56:55.939+03:00HASTA OLDUN YANDINBenim itaat problemim var. Böyleyken birini de itaat etmesini sağlamaya çalışmam. Çünkü hemen kendimi o insanın yerine koyup asla ve kata yapılamayacak bir şey için zorlamam.<br /><br />Bahsetmek istediğim aslında çok farklı konular var niye yukarıda bu satırları yazdım bilmiyorum birden içimden geldi.<br /><br />Birinci önemli sorunum sağlık sisteminin nasıl paralı hale gelmiş olması.<br /><br />Güvenip gidecek doktor bulma sorunum. Yanaklarım da egzema gibi bir şeyler oldu ve kabardı hatur hutur kaşınıyorum. Doktor araştırmasına giriştim. Hepsi özel hastanedeler ya da özel muayaneleri var. Ve 250'de aşağı değiller. Şimdi bu para çok değil mi? Sistem tamamen parası olana iyi ve kaliteli hizmet anlayışında.<br /><br />Bu tip bir mesleğim yok ama eğer olsaydı. İyi de bir doktor olsaydım bu kadar çok para almazdım bundan eminim.cakiltasihttp://www.blogger.com/profile/08955782256933859712noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-15679853.post-64345161611436388832010-10-10T21:22:00.007+03:002010-10-11T14:24:37.181+03:00SONUNDA GERÇEK KEÇE<a onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}" href="http://4.bp.blogspot.com/_MeQVnbGzf10/TLIFvEF_Y1I/AAAAAAAAAyw/Ax-ay01OrRw/s1600/P1000950.JPG"><img style="margin: 0pt 10px 10px 0pt; float: left; cursor: pointer; width: 400px; height: 300px;" src="http://4.bp.blogspot.com/_MeQVnbGzf10/TLIFvEF_Y1I/AAAAAAAAAyw/Ax-ay01OrRw/s400/P1000950.JPG" alt="" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5526485998847877970" border="0" /></a>Bu keçe çantası benim eserim diyebilirim. Sonunda keçe nasıl yapılırı öğrendim ya! gam yemeyeceğim. Böyle bir mit gibi bir şeyken kanlı canlı bir şey oldu.<br /><br />Ama itiraf ediyorum epey zahmetli bir süreç. Yapak gibi keçe yünleri alınıyor. Tek tek yolunup sırayla bir şablonun üzerine diziliyor. Sonra sabunla suyla bu hale getiriliyor. Bu işlem benim 5 saatte yapabildiğim bir şey oldu. Çok yorucu sabır isteyen bir şey.<br /><br />Ama rengiyle, görünüşüyle pek hoşuma gitti. Kendim yaptım diye demiyorum hoş oldu:) Sonunda keçe toplar yapmayı da öğrendim. O da bir mit olmaktan çıktı. Benim bu çalışmam Nako'nun yünleri ile yapılmadı. Onun ile yapılan çalışmalar pek güzel olmuyormuş çok sert olduğu için öğretmenin yurtdışından getirdiği yünler ile yaptım. 100 gramlık kırmızı yün 10 liraydı. Düşünün nasıl pahalı. Nako'nunkiler 2.5 liraymış. Ben de abime becerebileceğinden emin olmadan keçe yünü ısmarladım.<br /><br /><a onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}" href="http://2.bp.blogspot.com/_MeQVnbGzf10/TLIFKSvc2QI/AAAAAAAAAyo/VjeQracpt1E/s1600/P1000949.JPG"><img style="margin: 0pt 10px 10px 0pt; float: left; cursor: pointer; width: 400px; height: 300px;" src="http://2.bp.blogspot.com/_MeQVnbGzf10/TLIFKSvc2QI/AAAAAAAAAyo/VjeQracpt1E/s400/P1000949.JPG" alt="" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5526485367124711682" border="0" /></a><br /><a onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}" href="http://3.bp.blogspot.com/_MeQVnbGzf10/TLIEzJnKeiI/AAAAAAAAAyg/45w-YG740kY/s1600/P1000946.JPG"><img style="margin: 0pt 10px 10px 0pt; float: left; cursor: pointer; width: 400px; height: 300px;" src="http://3.bp.blogspot.com/_MeQVnbGzf10/TLIEzJnKeiI/AAAAAAAAAyg/45w-YG740kY/s400/P1000946.JPG" alt="" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5526484969537042978" border="0" /></a>cakiltasihttp://www.blogger.com/profile/08955782256933859712noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-15679853.post-84186965242752782302010-10-07T12:10:00.004+03:002010-10-07T12:47:55.841+03:00KIŞ<a onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}" href="http://3.bp.blogspot.com/_MeQVnbGzf10/TK2Pns7hVnI/AAAAAAAAAyY/s7PJgMFbKXc/s1600/mandalina.jpg"><img style="float: left; margin: 0pt 10px 10px 0pt; cursor: pointer; width: 400px; height: 370px;" src="http://3.bp.blogspot.com/_MeQVnbGzf10/TK2Pns7hVnI/AAAAAAAAAyY/s7PJgMFbKXc/s400/mandalina.jpg" alt="" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5525230230091945586" border="0" /></a><br />1000 yılın en soğuk kışı olacakmış öyle diyorlar. İnanırım nasıl ki sıcaklar bizi mahvetti. Kış da gümbür gümbür geliyor. Bugün yataktan hiç çıkmak istemedim. Üşüdüğüm için değil sadece keyif yapıp yorgan altında biraz daha uyumak istedim. O yüzden cumartesini hevesle bekliyorum.<br /><br />Bu arada pazar günü keçe workshop'una gideceğim. Kursuna katılamıyorum çünkü salı günleri hafta içi veriliyormuş.<br /><br />Bu arada mandalina diye görsel aratınca bir sürü hatun resmi çıktı. Çok komik.cakiltasihttp://www.blogger.com/profile/08955782256933859712noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-15679853.post-34285190875658308362010-10-07T12:03:00.003+03:002010-10-07T12:08:13.775+03:00BUNDAN ÖTE AŞK VAR MI?<a onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}" href="http://2.bp.blogspot.com/_MeQVnbGzf10/TK2N7o9MxRI/AAAAAAAAAyQ/3PXtgba1Wrw/s1600/mumuk2.jpg"><img style="float: left; margin: 0pt 10px 10px 0pt; cursor: pointer; width: 400px; height: 300px;" src="http://2.bp.blogspot.com/_MeQVnbGzf10/TK2N7o9MxRI/AAAAAAAAAyQ/3PXtgba1Wrw/s400/mumuk2.jpg" alt="" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5525228373599372562" border="0" /></a><br /><a onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}" href="http://4.bp.blogspot.com/_MeQVnbGzf10/TK2Nya4b9MI/AAAAAAAAAyI/OB3zOj-e_-g/s1600/yumuk.jpg"><img style="float: left; margin: 0pt 10px 10px 0pt; cursor: pointer; width: 400px; height: 300px;" src="http://4.bp.blogspot.com/_MeQVnbGzf10/TK2Nya4b9MI/AAAAAAAAAyI/OB3zOj-e_-g/s400/yumuk.jpg" alt="" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5525228215202477250" border="0" /></a><br /><a onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}" href="http://4.bp.blogspot.com/_MeQVnbGzf10/TK2NrG4ALgI/AAAAAAAAAyA/cBvYX8p9VeY/s1600/mumuk1.jpg"><img style="float: left; margin: 0pt 10px 10px 0pt; cursor: pointer; width: 400px; height: 300px;" src="http://4.bp.blogspot.com/_MeQVnbGzf10/TK2NrG4ALgI/AAAAAAAAAyA/cBvYX8p9VeY/s400/mumuk1.jpg" alt="" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5525228089572863490" border="0" /></a><br /><a onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}" href="http://2.bp.blogspot.com/_MeQVnbGzf10/TK2M1orwyPI/AAAAAAAAAx4/PhqGWx5Pjs8/s1600/mumuk.php.jpg"><img style="float: left; margin: 0pt 10px 10px 0pt; cursor: pointer; width: 400px; height: 300px;" src="http://2.bp.blogspot.com/_MeQVnbGzf10/TK2M1orwyPI/AAAAAAAAAx4/PhqGWx5Pjs8/s400/mumuk.php.jpg" alt="" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5525227170935392498" border="0" /></a>cakiltasihttp://www.blogger.com/profile/08955782256933859712noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-15679853.post-6410519869369227902010-10-04T12:17:00.003+03:002010-10-04T12:33:01.205+03:00ÜFÜRÜK PÜFÜRÜK<a onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}" href="http://3.bp.blogspot.com/_MeQVnbGzf10/TKme5rABcII/AAAAAAAAAxw/FYOYOy7T5z8/s1600/macahel.Jpeg"><img style="float: left; margin: 0pt 10px 10px 0pt; cursor: pointer; width: 400px; height: 267px;" src="http://3.bp.blogspot.com/_MeQVnbGzf10/TKme5rABcII/AAAAAAAAAxw/FYOYOy7T5z8/s400/macahel.Jpeg" alt="" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5524121131579175042" border="0" /></a><br />Gene ağlak moda geri döndüm. Varolmaya katlanamama durumu söz konusu. Blog görüntüsüyle bu kadar uğraşan var mıdır bilmiyorum. Değiştirdiklerim zaten çok hoşuma gitmiş olmuyor da günü kurtarıyor. Bir dahaki gözüme kötü görünmesine kadar. Hazır şablonların hiçbiri hoşuma gitmiyor.<br /><br />İstanbul'da dün deprem oldu. Evimden epeyce hisettim. Bayağı sesli sesli sallandık. Ev çok da sağlam değil belki de. Çatı katında olmam çatının tahta olması biraz beni kurtarıyor. Ama en çok strese sokan uykuda yakalanırsak. Yumuk'la Mumuk'u nasıl bulup da kendimizi kurtaracağımız?<br /><br />Bireysel hiçbir hazırlığım yok. İkametgahım bile bu evde değil. Valiliğin mahalle gönüllüsü kursuna gitmek istiyorum geçen seneden beri. Bir adım atmış değilim. Öylece bekliyorum felaketi.<br /><br />İşin ilginç yanı pazar sabah uyandığımda İstanbul'da deprem olmuş ben uyumaya devam etmişim saat 13.30'a kadar gibi bir rüya görmüş olduğumdu. Akşamına deprem olunca daha çok etkilendim. Ama kimse benim rüyada depremi görmüş olmama takılmadı. Belki ben abarttım.<br /><br />Bugün ters tarafımdan kalkmışım. Her şey olumsuz görünüyor gözüme. Kavga edesim var herkese gıcık olasım var. Niye bilmem. Halbuki güzel bir hafta sonu geçirdim. Ayın biri kilisesi denen yere gidip dileklerde bulunduk. Hoş ayın ikisine denk geldi ama belki tutar diye gittik işte. Sonra tasarım haftası var diye eski Galata köprüsünün altına gittik. Hürriyet'in ana sayfa tasarım hazırlanması workshopuna katıldık. Belki hazırladığımız birinci seçilir diye umutlandık falan filan.<br /><br />Şimdi bu depresif, karanlık hisler de nereden çıktı geldi.<br /><br />Bir arkadaşım Macahel'e gitmiş çok da güzel bir video hazırlamış. Oraya gidip inzivaya çekilesim var.<br /><br />Özgür olmak istiyorum. İşe gitmek gelmek zorunda olmak bana koyuyor. Sanki sadrazamın sol cenabıyım da böyle bir çalışmama arzusu. Ama sürekli para harcama isteği. Etkinlik peşinde koşturma zevki.<br /><br />Off bilmiyorum felek artık bana da bir baksan diyorum.cakiltasihttp://www.blogger.com/profile/08955782256933859712noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-15679853.post-90856595972537407422010-09-30T16:35:00.003+03:002010-09-30T16:48:26.902+03:00HAYALLERİM VE BENHadi biraz hayallerimden bahsedeyim.<br /><br />Bahçeli bir evim olsun eski tip. Tek katlı, ön bahçesi sokağa bakan, beyaz minik çitleri olan. Sokak nezih bir sokak olsun. Bir sürü arabanın parkettiği bir sokağı olmasın. Amerikan filmlerinde gördüğümüz tarz. Öyle ihtişamlı olanlardan değil.<br /><br />İnternette arattım ama bulamadım mütavazı bir resim.<br /><br />Sonra özgür olmak istediğim zaman istediğim işimi halletme hürriyetim olsun istiyorum. Bu da bir hayal evet. Hafta içi bazı şeyleri yapamıyor olmanın verdiği kısıt beni o kadar boğuyor ki! Belki de cumartesileri de çalışmak durumunda kalacağım bir işim olacak bu düşünce beni daha da boğuyor.<br /><br />Cumartesileri tümden çalışmak yasak olsa keşke.<br /><br />Ve emekliliğime daha 25 yıl var. Bir ev sahibi olmak ise hayalden öte bir rüya.<br /><br />Ahh regl geldin gene içine ettin duygularımın.cakiltasihttp://www.blogger.com/profile/08955782256933859712noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-15679853.post-66662896265413880242010-09-24T15:14:00.003+03:002010-09-24T15:24:06.996+03:00ESKİ PORSELENLER<a onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}" href="http://4.bp.blogspot.com/_MeQVnbGzf10/TJyYNNlVZgI/AAAAAAAAAxg/qzABMka0MVU/s1600/BAVYERA.jpg"><img style="float: left; margin: 0pt 10px 10px 0pt; cursor: pointer; width: 400px; height: 343px;" src="http://4.bp.blogspot.com/_MeQVnbGzf10/TJyYNNlVZgI/AAAAAAAAAxg/qzABMka0MVU/s400/BAVYERA.jpg" alt="" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5520454596001359362" border="0" /></a><br />Ben eski porselenlere bayılıyorum. Ama hepsine değil böyle ince ve allı güllü olanlarına. Eski evsahibim annesinden kalma kap kacağı bana al senin olsun diye bıraktığında içinden çok şirin porselenler de çıkmıştı.<br /><br />Geçen aylarda da eskiciden 3 tane tatlı tabağını 3 liraya almış evdeki takımım ile örnek olmalarına hayli sevinmiştim. Bugün de aynı eskiciden bir çorba kasesini 35 liraya aldım. Artık bilmiyorum ucuza mı pahalıya mı aldım. Aldığım porselen tipi ucuz olanlardan mı pahalı olanlardan mı? Altında Bavaria Germany yazıyor.Ne yazık ki bu işten anlamıyorum. Ama ilerinde kocaman bir salonum salonumun da kenarında eski tip bir vitrinim olsun istiyorum. Bütün ıvır zıvırımı çinkolarımı sergileyeyim. Ben bir de kullanmaya kıyamıyorum hiçbirini.cakiltasihttp://www.blogger.com/profile/08955782256933859712noreply@blogger.com8tag:blogger.com,1999:blog-15679853.post-70427268121564677662010-09-20T17:42:00.003+03:002010-09-20T17:50:50.396+03:00KAH ORADA KAH BURADA<a onblur="try {parent.deselectBloggerImageGracefully();} catch(e) {}" href="http://4.bp.blogspot.com/_MeQVnbGzf10/TJd0UFsW1sI/AAAAAAAAAxY/-9mMkce3Hrg/s1600/kahorada.jpg"><img style="float: left; margin: 0pt 10px 10px 0pt; cursor: pointer; width: 200px; height: 306px;" src="http://4.bp.blogspot.com/_MeQVnbGzf10/TJd0UFsW1sI/AAAAAAAAAxY/-9mMkce3Hrg/s400/kahorada.jpg" alt="" id="BLOGGER_PHOTO_ID_5519007756840261314" border="0" /></a><br />Geçen hafta haftanın 5 günü rakı balık yaparak kendimce tarihe geçtim. Ancak 5. rakı balıkta balık yiyebildiğimi çünkü meze yemeyi reddettiğimi de belirtirim.<br /><br />Bu arada son bitirdiğim kitap. Kemal Suman'dan " Kah orada Kah burada" adlı çok tatlı bir anı kitabıydı. Kemal Suman yıllarca rehberlik yapmış sonra yaşadıklarını bu kitapta toplamış. Dili çok akıcı son derece keyifli bir derleme. Tavsiye ediyorum. İçinde çok absürd hikayeleri barındıyor. Rehberlerin işlerinin ne kadar zor olduğunu bir kez daha hatırlattı.cakiltasihttp://www.blogger.com/profile/08955782256933859712noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-15679853.post-11538466651763385062010-09-20T17:41:00.000+03:002010-09-20T17:42:43.787+03:00KIŞ ÇABUK GEL<!--[if gte mso 9]><xml> <w:worddocument> <w:view>Normal</w:View> <w:zoom>0</w:Zoom> <w:hyphenationzone>21</w:HyphenationZone> <w:punctuationkerning/> <w:validateagainstschemas/> <w:saveifxmlinvalid>false</w:SaveIfXMLInvalid> <w:ignoremixedcontent>false</w:IgnoreMixedContent> <w:alwaysshowplaceholdertext>false</w:AlwaysShowPlaceholderText> <w:compatibility> <w:breakwrappedtables/> <w:snaptogridincell/> <w:wraptextwithpunct/> <w:useasianbreakrules/> <w:dontgrowautofit/> </w:Compatibility> <w:browserlevel>MicrosoftInternetExplorer4</w:BrowserLevel> </w:WordDocument> </xml><![endif]--><!--[if gte mso 9]><xml> <w:latentstyles deflockedstate="false" latentstylecount="156"> </w:LatentStyles> </xml><![endif]--><!--[if gte mso 10]> <style> /* Style Definitions */ table.MsoNormalTable {mso-style-name:"Normal Tablo"; mso-tstyle-rowband-size:0; mso-tstyle-colband-size:0; mso-style-noshow:yes; mso-style-parent:""; mso-padding-alt:0cm 5.4pt 0cm 5.4pt; mso-para-margin:0cm; mso-para-margin-bottom:.0001pt; mso-pagination:widow-orphan; font-size:10.0pt; font-family:"Times New Roman"; mso-ansi-language:#0400; mso-fareast-language:#0400; mso-bidi-language:#0400;} </style> <![endif]--> <p class="MsoNormal">Hülya Avşar’a ve bazı CHP’lilere aklım ermiyor. Baykal zamanı daha çok oyumuz vardı demek nasıl bir inanışın sonucu hakikaten anlamak çok zor. Kemal Bey böylesi uğraşmasa nah yükselirdi oyunuz.</p> <p class="MsoNormal"> </p> <p class="MsoNormal">Hülya Avşar’a gelince, “Fatmagül’ün Suçu Ne” onların versiyonunda daha inandırıcıymış. Yahu sen o sahneleri çekerken zevk olmadıysan ben de damataşı olayım. </p> <p class="MsoNormal"> </p> <p class="MsoNormal">Bir de şu türk milleti kokuyor hadisesi. Gelen giden ünlüler twitter hesaplarında Türkler koyun gibi kokuyor diyince herkes ayaklandı. Koyundan beteriz yemin ederim. Pazartesi sabahı insan niye ter kokar. Abicim üstündeki kıyafeti 30 bin kere giymek ne demek? Ben dayanamıyorum. Toplu taşımla sehayat ettiğim için de çok pis batıyor durum bana. O yüzden kışı özledim. Şu yaz deflenip gitsin. Herkes kalın montlarını giysinde en azından is koksun. Tabii montu kokan insanlar da yok değil. Mont demek hiç yıkanmaması gereken bir şeymiş gibi davranmak bize has. Yemek ve sigara bileşimi iğrenç bir koku bahsettiğim. </p>cakiltasihttp://www.blogger.com/profile/08955782256933859712noreply@blogger.com3