Salı, Şubat 16, 2010

GERÇEK GIDANIN PEŞİNDEN GİDİN


Gene aktivist filmlerden giriyorum konuya. Gıda Ltd yani Food Inc.'i seyrettim. Bu dünyayı ilaç şirketleri ve gıda şirketleri yönetiyor. Silah Sanaayini saymıyorum. Amerika'daki sistemi anlatıyordu ancak bize hiç yabancı değil. Artık bir şey yapmalı diyorum. Daha uyanık olun en azından alışverişinizi yaparken. Film çıkışı Defne Koryürek ile bir söyleşi vardı. Soru cevap şeklinde. O da bize büyük görev düşüyor dedi. Eğer tüketiciler olarak bilinçli olursak. Neyi talep edersek arz da o şekilde olur dedi.

Bugün bütün abur cuburlar, pazara gidip almak istediğiniz brokoliden, meyveden daha ucuzlar. Film de buna parmak basıyordu. İyi ki Amerikalı değiliz iyi ki Amerika'da yaşamıyoruz diye düşündüm. Ve öyle bir sistem kurulmuş ki .Gıda Sanayi'ni koruyan kanunlar çıkıyor habire. Bugün GDO'lu tohum ekmek istemeyen tohumlarını saklayan çifçiler Monsanto'nın görevlendirdiği elemanlarca takip edilip cezai yaptırımlara maruz kalıyorlarmış. Ve söyleşide bir adam söz aldı. Bir kitap yazmış bugün yarın çıkacak dedi. Bizde de böyle olacakmış. Kaçbin yıllık sağlıklı tohumunu ekemeyeceksin hibrid tohumları kullanmak zorunda kalacaksın.

Gerçek gıdayı anlatıyordu film. Bunun peşine düşmeliyiz arkadaşlar. Bugün Amerika'da daha ucuz olduğu için ineklere mısır yediriyorlarmış. Ve mısır kolibasili yaratıyormuş bunların midesinde. Kolibasiliden kurtulmak içinde amonyakla etleri temizliyorlarmış. Var mı allasen böyle şey. Biz de bildiğim kadarıyla hala ot yiyor inekler. Yani bizim köydekiler öyleydi. Zaten ben etten hiç hazzetmem her eti yemem. Kasabımda taaa karşıda Suadiye'de.

Daha neler neler. Mısır üretimi o kadar ucuz ve yaygınki Amerika'da dünyana yetecek kadar. Meksika'da bu yüzden çifçilere mısır ektirmemişler. Onca Meksikalı işsiz kalmış sonra bu uluslararası et üretim tesisleri bu kaçak işçileri işe almaya ve sömürmeye başlamış. Bu kaçak işçileri de arada polise gammazlayıp danışıklı dövüş bir sistem kurmuşlar. Yeni işçiler geliyor 50 tanesini gammazlıyor yeni 50 si geliyor. Ve şirketlere hiçbir yaptırım yok. Ya gene burada yazmıştım Fast Food Nation diye bir film seyretmiştim de sistemin korkunçluğunu anlatmıştım. Ama o kurguydu bu ise yüzde yüz gerçekti. Hoş o kurgu olanı da gerçekleri yansıtsın diye çekmişlerdir. Imdb'de baktım 6 küsur puan almış. İçi boş görsel efekti Avatar neredeyse 9 puana geliyor.

Napıcam bu dünyayı nasıl kurtarıcam ben. Herkül olmak işe yaramıyor. Sizi uyandırayım diyorum. Kimsenin haklısın diye bir yorum yaptığı da yok. Okuyor musunuz okumuyor musunuz onu da bilmiyorum.

Neyse dün www.fikirsahibidamaklar.org bize bilgi pusulası ve büyüteç dağıttı. Aldığımız gıdaları kontrol ederek alalım diye.

4 yorum:

Alo Elo! dedi ki...

amanınn ben de mısırı ne severim bilirsin. aslında pek çok kişi özellikle çocuklar. di mi ama. ya da içinde mısır unu, özü, aroması vs. bulunan hazır gıdalar. gidip karadenize oradan almak gerek gerçekten. bu filmleri sinemada mı izledin yoksa internetten indirebilir miyiz?
meksikalı işçilere ve amerikalı çiftçilere üzüldüm.
ve gerçekten geleceğimize dair ciddi tedirginlik duymamız ve dediğin gibi uyanık olmamız gerekiyor.
bu arada o pusula ve büyüteç ne işe yarayacak kuzum allasen?

cakiltasi dedi ki...

çitlembiğim,
bu filmleri ben festival kapsamında izledim. ankara'ya da gelecek filmler 3 günlüğüne. ama gidemeyebilirsin göbüşün çoksa. bülü'ye söyle internetten indirsin. mısır o kadar çok şeyin için varmış ki! diş macununda bile.
o büyüteç ile almak istediğimiz ürünlerin ambalajına bakıyoruz. neler var neler yok diye pusulada da o zararlı maddeler yazıyor.

o yüzden aldığımız ürünlere dikkat etmeliyiz. tabii doğru yazmışlarsa. onu söyleşide soracaktım sonra aklıma geldi.

Lapis lazuli dedi ki...

Bu konuda ilk firsatta ben de yazmak istiyorum zaman bulunca, yaz yaz bitmez bir konu dogrusu, biraz daha dessek neler cikar altindan kimbilir!
Ne kadar dogru yazmissin, ilac sirketleri, gida sirketleri yonetiyor diye, tabii bir de silah sektoru var ama o konu disi simdi!;-)

cakiltasi dedi ki...

sevgili lapis lazuli,

hepimizin uyanık olması lazım. talep etmeyi kesmezsek arz'ın da devamı geliyor. hele türkiye gibi bilinci bu kadar eksik bir toplumda uyanışı sağlamak hayalden de öte.